إشارة
الحاكم على
الخصم بالصلح
27- Hakimin Eliyle işaret
Ederek Davacının Anlaşmasını istemesi
أخبرنا
الربيع بن
سليمان قال
حدثنا شعيب بن
الليث عن أبيه
عن جعفر بن
ربيعة عن عبد
الرحمن الأعرج
عن عبد الله
بن كعب بن
مالك
الأنصاري عن
كعب بن مالك
أنه كان له
على عبد الله
بن أبي حدرد
الأسلمي يعني
دينا فلقيه
فلزمه فتكلما
حتى ارتفعت
الأصوات فمر
بهما رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
فقال يا كعب فأشار
بيده كأنه
يقول النصف
فأخذ نصفا مما
عليه وترك
نصفا
[-: 5933 :-] Ka'b b. Malik
bildiriyor: Abdullah b. Ebi Hadred el-Eslemi'den bir alacağım vardı. Onu
görünce de borcunu ödemesini istedim ve yanından ayrılmadım. Tartışmaya
başladık ve seslerimiz de yükseldi. Oradan geçen Allah Resulü (sallallahu
aleyhi ve sellem):
"Ey Ka'bI"
diye seslendi. Sonra alacağının yarısını düş anlamında bana işarette bulununca
Abdullah'tan alacağımın sadece yarısını aldım, kalanını kendisine bıraktım.
Mücteba: 8/244; Tuhfe:
11130.
5926. hadiste tahrici
yapıldı.
إشارة
الحاكم على
الخصم بالعفو
28- Hakimin Eliyle
işaret Ederek Davacının Affetmesini istemesi
أخبرنا محمد
بن بشار قال
حدثنا يحيى
يعني بن سعيد
عن عوف بن أبي
جميلة قال
حدثني حمزة
أبو عمر
والعائذي قال
حدثنا علقمة
بن وائل قال
شهدت رسول
الله صلى الله
عليه وسلم حين
جاء بالقاتل
يقوده ولي
المقتول في
نسعة فقال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم لولي
المقتول
أتعفو قال لا
قال تأخذ
الدية قال لا
قال فتقتله
قال نعم قال
اذهب به فلما
ذهب فولى من
عنده دعاه
فقال أتعفو
قال لا قال
فتأخذ الدية
قال لا قال
فتقتله قال
نعم قال اذهب
به فلما ذهب
فولى من عنده
دعاه فقال
أتعفو قال لا
قال فتأخذ
الدية قال لا
قال فتقتله قال
نعم قال اذهب
به فقال رسول
الله صلى الله
عليه وسلم عند
ذلك أما إنك
إن عفوت عنه
يبوء بإثمه
وإثم صاحبك
فعفا عنه
وتركه فأنا رأيته
يجر نسعته
[-: 5934 :-] Vail (b. Hucr)
anlatıyor: Bir defasında maktulün velileri tarafından kayışla bağlanıp
sürüklenen bir katilin Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in huzuruna
getirilişine şahit oldum. Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem) maktulün
velisi olan adama: "Onu affediyor musun?" diye sorunca, adam:
"Hayır!" karşılığını verdi. Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve
sellem):
"Peki, diyete razı
olur musun?" diye sorunca, adam yine: "Hayır!" dedi. Allah
Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem): "Kısas olarak onu öldürecek
misin?" diye sorunca, adam: "Evet!" karşılığını verdi. Bunun
üzerine Allah Resaıü (sallallahu aleyhi ve sellem): "O zaman al
götür" dedi. Adam oradan ayrılınca Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve
sellem) onu tekrar çağırdı ve:
"Onu affediyor
musun?" diye sordu. Adam: "Hayır!" karşılığını verdi. Allah
Resulü (s.a.v.): "Peki, diyete razı olur musun?" diye sorunca, adam
yine: "Hayır!" dedi. Allah Resulü (s.a.v.): "Onu öldürecek
misin?" diye sorunca, adam: "Evet!" karşılığını verdi. Allah
Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem) de: "Al götür" dedi. Giderken de
adama:
"Ancak onu
affedersen hem kendi günahını hem de öldürülen yakınının günahını, yüklenmiş
olur" buyurunca, adam onu affedip serbest bıraktı. Affedilen adamın kayışı
peşinden sürükleyerek gittiğin! gördüm.
6899, 6900, 6901,
6902, 6903, 6904 ile 6905. hadislerde tekrar gelecektir. - Mücteba: 8/14, 244;
Tuhfe: 11759.
Diğer tahric: Hadisi
Müslim 1680 (32, 33), Ebu Davud (4499, 4500, 4501) ve Tahavi, Şerh Müşkili'l-Asar
(945,946,947) rivayet etmişlerdir.
أخبرنا محمد
بن بشار قال
ثنا يحيى قال
ثنا جامع بن
مطر الحطمي عن
علقمة بن وائل
عن أبيه عن النبي
صلى الله عليه
وسلم مثله قال
يحيى وهذا أحسن
منه
[-: 5935 :-] Cami' b. Matar el-Habatl
de Alkame b. Vail vasıtasıyla Vail'den; o da Nebi (sallallahu aleyhi ve
sellem)'den aynısını rivayet eder.
Ravi Yahya der ki: Bu
hadis de bir öncekinden daha hasendir.
Mücteba: 8/15; Tuhfe:
11769.
باب
إشارة الحاكم
بالرفق
29- Hakimin Eliyle
işaret Ederek Davacının Musamahalı Olmasını istemesi
أخبرنا
قتيبة بن سعيد
قال حدثنا
الليث عن بن شهاب
عن عروة أنه
حدثه أن عبد
الله بن
الزبير حدثه
أن رجلا من
الأنصار خاصم
الزبير إلى
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم في شراج
الحرة التي يسقون
بها النخل
فقال
الأنصاري سرح
الماء يمر فأبى
عليهم
فاختصموا عند
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم فقال
رسول الله صلى
الله عليه وسلم
للزبير اسق يا
زبير ثم أرسل
الماء إلى جارك
فغضب
الأنصاري
فقال يا رسول
الله أن كان
بن عمتك فتلون
وجه رسول الله
صلى الله عليه
وسلم ثم قال
يا زبير اسق
ثم احبس الماء
حتى يرجع إلى
الجدر فقال
الزبير والله
أني لأحسب أن
هذه الآية
نزلت في ذلك
فلا وربك لا
يؤمنون الآية
[-: 5936 :-] Abdullah b. Zübeyr'in bildirdiğine
göre Ensarlı bir adam hurmalığı sulayan bir su kanalı konusunda Zübeyr ile,
Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in huzurunda davalaştı. Ensar'dan olan
kişi: "Suyu bırak da benim bahçeye gelsin" demiş, Zübeyr ise suyu
bırakmayı kabul etmemişti. Olay Resulullah (s.a.v.)'e intikal etti. Allah
Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem): "Ey Zübeyr! Sen bahçeni suladıktan
sonra suyu komşunun bahçesine bırak" buyurunca, Ensar'dan olan adam
öfkelenerek: "Ya Resulallah! Halan oğlu olduğu için mi ondan yana
çektin" dedi. Adamın bu sözü üzerine Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve
sellem)'in yüzünün rengi attı ve: "Ey Zübeyr! Bahçeni suladıktan sonra
suyun önünü iyice kapat. Birikip duvardan taşıncaya kadar da öyle bırak"
buyurdu.
Zübeyr der ki:
"Hayır, Rabbine andolsun ki aralarında çıkan anlaşmazlık hususunda seni
hakem kılıp sonra da verdiğin hükümden içlerinde hiçbir sıkıntı duymaksızın
(onu) tam manasıyla kabullenmedikçe iman etmiş olmazlar"(Nisa 65) ayeti de
sanırım bu olay hakkında nazil olmuştur.
Mücteba: 8/245; Tuhfe:
5275.